Faruk BAL
Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi (İSMUS), II/2 (2017), s. 23-56
Batı Avrupa’da ortaya çıkan siyasi ve iktisadi gelişmelere ilave uluslararası alanda ortaya çıkan gelişmelerin etkisiyle XVIII. yüzyılın başlarından itibaren, Osmanlı ve İspanya devletleri arasında yakınlaşma başladı. XVIII. yüzyılın başında İspanya’da hanedanın el değiştirmesinin bu yakınlaşmada önemli bir yeri vardır. Tahtın yeni varisleri Osmanlı Devletiyle antlaşma yapmaya istekliydiler. Osmanlı Devletiyle varılacak bir antlaşma neticesinde İspanya, doğrudan ticaretin faydalarından yararlanmakla kalmayacak Kuzey Afrika kıyılarından ticarî aktivitelerine ve kıyılarına karşı gerçekleşen saldırılardan korunacaktı. Antlaşma, İspanya’nın İslam dünyası ile ekonomik ilişkilerini geliştirecekti. Uzun uğraşlar sonucu 1782 yılında İspanya ve Osmanlı devletleri arasında bir barış ve ticaret antlaşması imzalandı. Barış antlaşmasının ardından her iki tarafın birbirlerini tanıma çabaları başladı. Antlaşma sonrası ortaya çıkan ilk eserler İstanbul’a giden İspanyol görevliler tarafından kaleme alındı. Bu eserlerden biri Gabriel de Aristizábal’ın 1784 yılında İstanbul’a yaptığı seferde ortaya çıktı. José Moreno bu yolculukta Osmanlı Devleti hakkında rapor yazmakla görevlendirilmişti. Böylece “1784 Yılında İstanbul’a Seyahat” başlıklı çalışma kaleme alındı. Eser, III. Carlos’un ve onun Başnazırı Floridablanca’nın Akdeniz politikalarıyla yakından bağlantılıdır. 1784 Yılında İstanbul’a Seyahat kitabında yer alan iki ara açıklama bu çalışmanın konusunu teşkil etmektedir. Uluslararası alanda değişen siyasî ve iktisadî koşullar nedeniyle iki imparatorluğun birbirlerine yakınlaşma istekleri, birbirlerinden beklentileri ve barış süreciyle ortaya çıkan yeni dönemin Osmanlı-İspanya ilişkilerinde ne gibi sonuçlar doğurduğu konunun sınırları içerisinde ele alınmıştır.