Muhammed TANDOĞAN
Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi (İSMUS), III/1 (2018), s. 15-28
Cânet, Sahra ve Sudan transit ticaretinin vasıtalarından biri olup Büyük Sahra’da hâkim güç konumdaki Ezgar Tevârikleri’nin merkezi ve Çad Gölü havzası ticaret yolunun Osmanlı Devleti’nin kontrolü altında kalabilmesi için stratejik bir noktaydı. Dolayısıyla Osmanlı rical-i devleti, Trablusgarp hinterlandı sınırları içerisinde kalabilmesi için bu mıntıkaya hayati bir önem atfetmiştir. Nitekim vilâyet makamları, Fransız nüfuzunun bu topraklarda yayılmasını engellemek ve Sahra toplumları için hayati önemi haiz çöl ticaretinin güvenliğin sağlayabilmek için bir dizi tedbirler almıştır. Buna mukabil Fransızlar, Ezgar (Cezayir) Tevârikleri üzerinde sürekli surette hâkimiyet hakkı talep etseler de mahalli halkın da Osmanlı tâbiiyeti noktasında ısrarlı taleplerinden de anlaşılacağı üzere Cânet nahiyesi, Ezgar-Tevârik namıyla Fizan Sancağı’na bağlı müstakil bir kazaya dönüştürülmüştür. Osmanlı idari taksimatındaki konumu sabit olduğu üzere Türk toprakları içerisinde yer almaktadır. Bu bağlamda ele alınan mesele, Büyük Sahra’daki Türk-Fransız rekabetini gözler önüne sermesi açısından büyük önem arz etmektedir.